Mahkeme Salonu Türk Ordusuna karşı Psikolojik Harekat Merkezine dönüştürüldü!

29 Şubat 2012 Çarşamba


İP Genel Başkan Yardımcısı Cengiz, Ergenekon davasında mahkeme salonunun Türk Ordusuna karşı psikolojik harekat merkezine dönüştürüldüğünü söyleyedi. Genelkurmay Başkanlığı’nı, HSYK üyelerini, baroları, hukuk kuruluşlarının ve siyasi partilerin temsilcilerini, milletvekillerini, aydınlarımızı, köşe yazarlarını ve basını, Gizli Tanık “Kıskaç”ın dinlenmesine devam edilecek olan 5 Mart 2012 günü, Silivri’ye gelerek duruşmayı izlemeye çağırdı.

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve Ergenekon Davasındaki avukatı Hasan Basri Özbey’in vekilleri Av. Mehmet Cengiz ile Av. Ayhan Sarıhan, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese ile üyeler Ercan Fırat ve Nihat Topal hakkında Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’na suç duyurusunda bulundular.
Bugün ekteki dilekçe ile HSYK’ya başvuran İşçi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Mehmet Cengiz şunları söyledi:
“Silivri’de görülmekte olan davalarda duruşma salonları, Türk Ordusuna karşı psikolojik harekat merkezine dönüştürülmüştür. Ergenekon Davasının, 26 Şubat 2012 günlü duruşmasında dinlenmeye başlanan Gizli Tanık ‘Kıskaç’, eline verilen metni okuyarak Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı saatlerce kirli propaganda yapmıştır. Dava konusuyla ve sanıklar hakkındaki iddialarla hiçbir ilişkisi bulunmayan bu propaganda, itirazlara rağmen mahkemece kesilmeyerek dinlenmiştir. Hiçbir Türk Mahkemesinde, herhangi bir tanığın suç konusu dışında böyle saatlerce propaganda yapmasına izin verilmez.
“Üstelik buna itiraz eden Doğu Perinçek’in 16 celse, yani yaklaşık 4 ay; avukatı Hasan Basri Özbey’in ise tahliye talebi ile ilgili sözleri nedeniyle, dava sonuna kadar duruşmalara alınmamasına karar verilmiştir.
“Yapılan suçtur. HSYK’dan bu suçun soruşturulmasını istiyoruz. İtirazlarımızı 5 Mart 2012 günü devam edecek duruşmada da yineleyeceğiz.
“Mahkemenin ara kararına göre, 5 Mart 2012 günü Silivri’de yapılacak duruşmada, Gizli Tanık “Kıskaç”ın dinlenmesine devam edilecek ve Türk Ordusu’na karşı kirli propaganda sürdürülecektir. Genelkurmay Başkanlığı’nı, HSYK üyelerini, baro başkanlarımızı, hukuk kuruluşlarının ve siyasi partilerin temsilcilerini, milletvekillerini, aydınlarımızı, köşe yazarlarını ve basını, 5 Mart 2012 günü Silivri’ye gelerek duruşmayı izlemeye çağırıyoruz”.

29.02.2012

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Başkanlığı’na
Ankara

Konu : İstanbul 13 Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Hasan Hüseyin Özese (Sicil No: 28298) ile üyeler Ercan Fırat (Sicil No: 39995) ve Nihat Topal (Sicil No: 41981) hakkında şikayet.

Açıklamalar :

1) Silivri’de görülmekte olan ve kamuoyunda “1. Ergenekon Davası” diye bilinen İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2008/209 E. sayılı dosyasının 26.01.2012 günlü 213. duruşmasında, “Kıskaç” kod adlı gizli tanık dinlenmesine başlanmıştır.
Ekte bir örneğini sunduğumuz duruşma tutanaklarında da görüleceği gibi, anılan gizli tanığın dinlenmesi sırasında Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı saatlerce kirli propaganda yapılmıştır.
Yine ekte sunulu duruşma tutanaklarından anlaşılacağı gibi;
Saatlerce elindeki metinden okuyarak beyanda bulunan bu gizli tanığın anlatımlarının, görülmekte olan davadaki iddialar ve bu davada yargılanan sanıklarla bir ilişkisi yoktur.
Duruşmada Mahkemece sanığa somut herhangi bir soru yöneltilmeksizin söz verilmiş, eline aldığı/ya da eline verilen metni saatlerce okuyarak TSK’ne karşı alçaltıcı beyanlarda bulunmuştur.
Sanıklar ve biz savunmanlar bu duruma itiraz etmemize rağmen, itirazlarımız dikkate alınmamış, tanığın davayla ilgisi olmayan bu demeci mahkeme heyetince sonuna kadar dinlenmiştir. Perde arkasına kurulan tanık kürsüsü, TSK’ya karşı kirli propaganda kürsüsü haline getirilmiştir. Mahkeme salonu, Türk Ordusuna karşı psikolojik harekât merkezine dönüştürülmüştür.
Hiçbir Türk Mahkemesinde, herhangi bir tanığa suç konusu dışında böyle saatlerce propaganda yapmasına izin verilmez. 3 dakika bile konuşturulmaz.
Uzun süre Mahkeme Başkanının tanığı, suç iddiası, sanıklar ve fiillerle ilgili bildiklerini açıklamaya davet etmesini bekledik. Bu yapılmayınca, başta İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek olmak üzere sanıkların ve biz avukatların, buna yönelik itirazlarımızı dile getirmek üzere usul hakkında söz istememize rağmen söz verilmedi. Söz verilmeden yaptığımız kısa itirazlar da dikkate alınmadı.
26.01.2012 günlü celsede gizli tanık “Kıskaç”ın beyanlarıyla suç işlenmiştir. Buna olanak tanıyan mahkeme heyeti de bu suça iştirak etmiştir. Bu gizli tanığın eline, okuduğu o metni kim vermiştir, o psikolojik harekât metnini kim yazmıştır. Şüphesiz bunların araştırılması gerekir. Ancak mahkeme başkanı ve diğer üyeler, sözlü ifade alınması gerekirken ve uyarılara rağmen, tanığın yazılı metni okumasına, TSK’ya karşı saatlerce kirli propaganda yapmasına göz yumarak bu suça iştirak etmişlerdir.

2) a) Ertesi gün sanık ve müdafiilerinin taleplerinin alınacağı 27.01.2012 tarihli 214. celsede, sanık Doğu Perinçek söz alarak bu durumu şöyle eleştirmiştir:
“Şimdi, dün Kıskaç’ı dinledik, Gizli Tanığı, Kıskaç’ın söylediklerinde herhangi bir sanığa yönelen bir cürüm atfı, bir fiil, bir eylem yok. 2 saat burada konuştu ve yazıdan okudu. Yazıdan okuduğu çok belliydi. Yani, sözlü olarak tanığın ifade vermesi gerekir. O konuda da ihtar yapılmadı. Yazıdan okudu, herkes onu dinleyince anlar. Gözükmedi de orda, gözükseydi yazıdan okuduğu anlaşılacaktı. Şimdi bütün 2 sayfasına bakıyoruz; Ne söyledi? Türk Silahlı Kuvvetleri on para etmez, rezildir, savaşamaz, edemez, yapamaz, vuramaz, onun karşısında PKK çok daha üstündür. Türk subayları kötüdür, rezil adamlardır
“2 saat biz burada psikolojik harekât metni dinledik ve ben hâkimlerden şunu beklerdim; Burada sen fiiller üzerinde konuş. Doğu Perinçek’i suçla, Doğu Perinçek’in bir fiili varsa onu anlat. Ama sen binbaşı kim, yarbay kim, albay bilmem ne, general bilmem neyin ne kadar kötü olduğunu, korkak olduğunu, rezil olduğunu, düşman karşısında kaçtığını, bunların Türkiye’yi savunamayacağını. Bir düşman subayına bu görev verilseydi, Bir psikolojik harekât metni hazırla ve tayyarelerden biz bunu Türk Ordusuna atalım ve Türk Ordusunun moralini bozalım diye bir metin yaz denseydi, böyle bir metin yazamazdı ve burada dinlendi”.
Mahkeme heyeti, bu sözleri nedeniyle Doğu Perinçek’in, “duruşmada disiplinsiz ve düzen bozucu söz ve eylemler”de bulunduğunu ileri sürerek, “mahkemeyi hedef alan söylemlerde bulunduğu” iddiasıyla 16 celse duruşmalara katılmaktan men edilmesine karar vermiştir. (Bkz. 27.01.2012 günlü duruşma tutanağı ve 17.02.2012 tarihli ara kararı)

b) Yine aynı duruşmada, daha önce 16 celse duruşmalara alınmayan Doğu Perinçek vekili Av. Hasan Basri Özbey, müvekkilinin tahliyesini talep etmek üzere söz aldığında; ekte sunulu duruşma tutanaklarından da anlaşılacağı üzere, Mahkeme başkanı tarafından sıkça sözü kesilerek adeta konuşturulmamıştır.
Tutanaklarda da bellidir: Bir gün önce Türk Ordusu’na sövgüler yağdıran Gizli Tanık “Kıskaç”ın hiç sözünü kesmeyen ve saatlerce dinleyen Mahkeme başkanı, hiçbir yasal dayanağı olmadığı halde 15 dakika ile sınırladığı konuşmayı tam 75 kez kesmiştir.
Bu duruma haklı tepki gösteren Av. Hasan Basri Özbey, yine ekte sunulu 17.02.2012 günlü ara kararıyla dava sonuna kadar (esas hakkındaki son savunmaya kadar) duruşmalara katılmaktan men edilmiştir.
Savunma hakkını hiçe sayan böyle bir uygulama, yargı pratiğimizde yoktur, bildiğimiz kadarıyla ilktir.

“Savunma hakkı”nın düzenlendiği Anayasa’nın 36. maddesi ile CMK’nun 149. maddesindeki temel hükümlere açıkça aykırı olan bu uygulamalar, savunma hakkının hiçe sayılması, mahkeme heyetince yetkilerin kötüye kullanılmasıdır.

Söz konusu duruşmalar, Mahkeme Başkanlığı’nca kamera kaydına alınmış olup, duruşma tutanakları bu kayıtlar tape edilmek suretiyle düzenlenmekteyse de yaşananları aynen yansıtmamaktadır. Bu nedenle konunun, görüntüleri de izlenerek daha iyi anlaşılabilmesi için kamera kayıtlarının celbini talep ediyoruz.

İstem : Açıklanan nedenlerle;
a) İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2009/208 E. sayılı davasının 26.01.2012 ve 27.01.2012 günlü celselerinin kamera kayıtlarının celbi ve tetkiki ile
b) İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı 28298 Sicil Nolu Hasan Hüseyin Özese ile üyeler 39995 Sicil Nolu Ercan Fırat ve 41981 Sicil Nolu Nihat Topal hakkında soruşturma açılarak, hâkimlik mesleği ile bağdaşmayan bu tutumları nedeniyle cezalandırılmalarını vekâleten ve saygı ile dileriz.

Doğu Perinçek ve Hasan Basri Özbey v.
Av. Mehmet Cengiz – Av. Ayhan Sarıhan

0 yorum:

Yorum Gönder

Teşekkürler...

 
Kemalist Kuvvet © 2011 | Designed by RumahDijual, in collaboration with Online Casino, Uncharted 3 and MW3 Forum
www.yuzde55.com