BAŞBAKAN ERDOĞAN NE DEMEK İSTEDİ ?

KARACA’NIN UYANIŞI

“İyi ki Ergenekonumuz var. Hakikaten bir muz gibi soyup ortaya koyamadığın, muarızınla sahici bir yüzleşme yapamayacağın her yerde her derde ilaç gibi; Ergenekon de gitsin, çarkıfelek kimi gösterirse ki bazen boşluğa da tekabül edebilir, arada kaynar, artık başı yanan düşünsün.” (Nihal Bengisu Karaca, Habertürk-19 Şubat)

Nihayet korodan ayrılıp Ergenekon hülyasının ne işe yaradığını anlamaya başladı. Nihayet gözlerini dünyanın gerçeklerine açtı. Nihal Bengisu Karaca Matriks’ten çıkıyor mu acaba?

KURDUN UYANIŞI

“Üstünlerin, güçlülerin ve zalimlerin hukuku böylelikle tescil edilmiş; adrese teslim düzenlemeler, önü ve arkası ayarlanmış teklifler endişe verici şekilde hayat ve zemin bulmuştur. Kamu görevlilerine özel görev verilmesi ve bundan kaynaklanan suçlardan muaf olabilmelerinin önünün açılması, sözde ileri demokrasinin ileri derecede otoriterleşen ve tiranlaşan yüzünü ifşa etti. Temel özellikleri arasında şeffaflık, katılımcılık ve hesap verebilirlik bulunan demokratik-parlamenter sistemde, gizli kapaklı ilişki ağlarının, tezgah altı ve kayıt dışı faaliyetlerin güvenceye alınması, hukuku felç edecek ağır bir darbe ve milli vicdanları infiale sokacak bir kepazeliktir. Konusu ve sınırları kanunla tayin edilmemiş bir görevden; ancak ve ancak cuntaların kontrolünde bulunan, paramiliter unsurların hakim olduğu ve toplu kıyımları gözünü kırpmadan yerine getiren vahşi diktatörlerin yönetimlerinde görmek mümkün olacaktır. Erdoğan bundan sonra işlenen suç ve cürümlere doğal olarak iştirak edecek ve kirli operasyonların azmettiricisi olarak anılacak. Sayın Cumhurbaşkanı’nın esasen kişiyi hedef alan bir düzenlemenin anında imzalanması; Çankaya'nın noter işlevine ve siyasi saiklerle hareket ettiğine yeni bir ispat oldu.” (Habertürk, 19 Şubat 2012)

Devlet Bahçeli’nin MİT yasası ile ilgili bu açıklamasını okuyunca insanın hangi dağda kurt öldü diyesi geliyor. Ama galiba kurt ölmedi, daha yeni yeni uyanıyor.

Engin Alan MHP’den milletvekili seçildi ancak tutukluluk hali devam etti. Devlet Bahçeli: “Hukuk çözer” anlamında sözler söylüyordu. Hala tutuklu.

Partisinin milletvekilleri kaset komplolarıyla alaşağı edilirken Bahçeli yine benzer cümleler kurmuş hatta milletvekillerine destek olacağına partiden ayrılmasını istemişti.

Partisinin Belediye Başkanları türlü iddialarla tutuklanırken de sesi bu denli çıkmamıştı.

Şimdi, nihayet…

O da uyandı.

Günaydın diyelim.

BAŞBAKAN KİME MESAJ VERİYOR

Başbakan Erdoğan 19 Şubat akşamı evinden canlı yayınla, partisinin gençlik kolları kongresinde konuştu. Gündemindeki MİT krizini çağrıştıracak şekilde dikkat çekici bir mesaj verdi. Dedi ki: “Seçilmişleri, atanmışlara kul ettirmeyiz.”

Oysa MİT-Emniyet krizindeki bütün görünen aktörler atanmışlardı. Görünürde kurban edilmek istenen bir seçilmiş yoktu. O halde Başbakan bu mesajı neden verdi?

Acaba MİT müsteşarının sorumlu tutulduğu suçlamaların, müteselsil sorumluluk yoluyla bir adım sonra emri verene, yani kendisine geleceğini düşündüğü için mi?

MEHMET BARANSU ANKARA’YA GİDECEK Mİ?

MİT-Emniyet krizinin ardından kritik görevlerdeki bazı polislerin süratle yerleri değiştirildi. Önce Ergenekon ve KCK soruşturmalarını başından beri yürüten A. Fuat Yılmazer, Yurt Atagün, Erol Demirhan başka görevlere atandı. Yeni görev yerler, Ankara oldu.

Arkasından bu polis müdürleriyle çalışan çeşitli rütbelerdeki dokuz polis daha görevinden alındı.Şimdi medya kulislerinde merak edilen Mehmet Baransu’nun adı da “tayininin” Ankara’ya çıkıp çıkmayacağı!?

Bir “haber elemanı” olarak sık sık emniyet kaynaklı haberlere imza atan, gizli belgelere, bavullara ulaşan Baransu’nun bundan sonra aynı performansı İstanbul’da gösteremeyebileceği ileri sürüyor. Bu sebeple gazetesi tarafından Ankara’ya “tayininin” çıkacağı söyleniyor…

Efe Y. Aycan

Odatv.com